29 Nisan 2013 Pazartesi

23 Nisan 1920 Gününe Nasıl Geldik? O Gün Niçin Bayram?


         Okuyan bireyler olarak tarihimizle ilgili ilk bilgileri okul hayatımızda öğrendik. Okutulan ders kitaplarında tarihimizi anlatan bu topraklar üzerinden kimlerin gelip geçtiği bir tarih yazmaktadır.  Tarih kitapları öğrencilik hayatımıza dördüncü sınıftan itibaren girdiğini hemen hemen herkes hatırlar. İlk tarihimizi, ilk geçmişimizi o kitaptan öğrendik. Tarihimiz adına ilk öğrendiğimiz bilgilerde bizlere Kurtuluş Savaşının anlatıldığını, yurdumuzun kimler tarafından işgal edildiği anlatılmıştır. Biz de, on yaşında aldığımız ilk tarih bilgimizle vatanımızı kimler tarafından işgal edil? Nerelerde savaştık  gibi sorular gelmiştir aklımıza.. Hemen kitapları kurcalamaya başlarız ve Kimlerin yurdumuzu işgal ettiğini, Hangi Ülkelerin topraklarımıza ayak bastığını, bizi yurdumuzdan atmak isteyenlerin adlarını öğrenmek için çaba gösterip öğrenmişizdir.
         Unutmayalım ki “Geçmişini bilmeyen geleceğini göremez”
         Milletimiz, Geçmişteki Kimliğini, ulusunu, Tarihteki geçmişin yeniden tekrarlanmaması için öğrenmek “ Zorundayım, Zorundasınız” zorunda.
“Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşında, Kafkas, Çanakkale, Irak, Filistin, Suriye gibi cephelerde savaştı. 1914 yılında Rusların Doğu Anadolu'ya girmesiyle Erzurum'a saldırdılar. Enver Paşa Komutasında ki Türk ordumuzda bu saldırılara karşı koyarak düşmanı bozguna uğratmaya çalıştı. Çok sayıda masum insan öldürüldü ve kayıplar oldu. “
“1915'de İngiliz ve Fransız savaş gemileri Çanakkale Boğazı'na girerek İstanbul'u ele geçirmek istediler. Deniz savaşlarından Üstünlüğümüzü koruyarak Türk Topçularımız onlara geçit vermedi. Kara savaşında Anzak, (Avustralya-Yeni Zellanda) Cezayirli, Hintli askerlerden oluşan işgal güçleriyle Gelibolu'ya asker çıkaran İngilizler, Karşılarında Anafartalar Komutanı Mustafa Kemal'i buldular. Çanakkale savaşı, Kurtuluş Savaşımızın ilk zaferi oldu. Türk'ün yenilmezliğini, Türk'ün esir edilemeyeceğini göstermiştir. Ulusumuz bütünleşmiş ve birleşmiştir.
Çanakkale'de zafer kazanan Mustafa Kemal Paşa bundan sonra Doğu cephesinde de savaştı. Savaş sonucunda Ruslardan 1916 yılında Muş ve Bitlis'i geri aldı. Irak cephesinde Türk askerleri, İngilizlerle ve İngilizlerle birleşen Araplarla savaştı.
Suriye cephesinde Mustafa Kemal Paşa komutasındaki 7. Ordu (Yıldırım Ordularına bağlıydı ) başarılar kazandı, vatanı savundu. Daha sonra Mustafa Kemal, Yıldırım Orduları Komutanı oldu.
         1918 yılı başlarında Amerikan ordusu İngiliz ve Fransızlarla birleşerek, aynı anda hareket ettiler. 30 Ekim 1918'de Osmanlı Devleti Mondros Ateşkes Anlaşması yapmış, düşmana çok ağır şartlarla teslim olmuştu. Çok geçmeden ordumuz dağıldı. silâhtarına el kondu. Yurdumuz işgal edilmeye başlandı.
İngilizlerin İstanbulu İşgal etmesiyle gemilerini boğaz'a demirlediler. Eskişehir, Afyon'a, Samsun'a, Merzifon'a, Batum'a asker çıkaran İngilizler, Musul'u, Urfa'yı, Antep'i, Maraş'ı işgal ettiler. İşgalden yedi ay sonra da buraları Fransızlara bıraktılar. İtalyanlar Afyon, Konya, Alaşehir'e çıktılar… Doğu'nun bir bölümü Amerikan planlarına göre Ermenilere verilecekti. Sömürge yapacakları yeni kukla devletler kurulacaktı.
O sırada Mustafa Kemal Paşa milletin sesini duyuracağı, birlikte hareket edeceği bir meclisi kurmak için seçimler yaptırdı. İstanbul'dan kaçabilen bazı yurtsever meclis üyeleri de onlara katıldılar. 23 Nisan 1920 günü törenlerle Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı. Bu meclis, Türk tarihinde Türk adını taşıyan ilk meclistir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi ulus egemenliğine dayanan bir meclisti. Yeni Türk devletinin kuruluşunun da ilk adımıdır.
Türkiye Büyük Millet Meclisi hem çıkarılan isyanları bastırmakla uğraştı, hem de düzenli bir ordu kurarak saldırganlara karşı savaştı.
“Bilelim ki millî benliğini bilmeyen milletler başka milletlere av olur.”
                                                                 M.Kemal Atatürk.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder